Düşünüyorum!
Acaba neyin peşindeyim?
Kimi, neden kovalıyorum?
Hangi hayata, hangi ben’e, hangi duyguya yetişmeye çalışıyorum?
Her seferinde kendime, belki bu defa farklı yaşanır her şey diyorum…
Zaman eşlik ediyor bana…
Hikayeme birkaç mevsim, birkaç insan, birkaç anı, birkaç acı daha ekliyorum...
Ve bir kez daha fark ediyorum!
Ben sürekli olduğum yerde dönüp duruyorum!
Tekrar, tekrar aynı deneyimleri yaşıyor, hep benzer insanları hayatımda ağırlıyorum.
Her seferinde de biraz daha eksilerek kendime, yalnızlığıma geri dönüyorum.
Onlarda aradığım ne?
Hikayemde kiminle, yarım kalmış neyi, onlarla tamamlamaya, onlarla yaşamaya çalışıyorum?
Düşünüyorum!
İnsanlar mı bu kadar çok benzedi birbirlerine?
Yoksa ben mi iç dünyamda üşüdükçe, dış dünyada hep alıştıklarıma, ezbere bildiklerime sarılıyorum?
Çocukluğumdan beri peşinde olduğum o duyguların yüzünden mi kendime hayatı bu kadar zorlaştırıyorum!
Ben acaba içimde, bir başkasının doldurmasını beklediğim hangi boşlukla yaşıyorum?
Yorgunum!
İnsani büyüme zor bir iş olduğu için mi bu kadar yorgunum?
Kendime yardım etme gücünü kendimde bulamadığım, büyüyebilmek için başkalarını kullanmak zorunda bırakıldığım için mi yorgunum?
İyileşmek istiyorum.
Hayat denizinde deliklerinden su alan teknemde sürekli suyu boşaltmaya çabalamak yerine o delikleri tıkamak, artık hayatta kalmayı, normal olmayı yeterli görmekten vazgeçmek istiyorum.
Hala neden iyileşemediğimi sorguluyorum.
Beni iyileştirecek şeyler görüşlerimin, seçimlerimin dışında mı kalıyor?
Mantıken anladıklarımı, duygularımla mı anlayamıyorum?
Yoksa o ilk darbelerimi aldığım ilişkinin benzerlerini, beni ilk yaralayana benzeyenlerle tekrar, tekrar yaşamaktan vazgeçemediğim için mi iyileşemiyorum?
Keşke yeniden başlayabilme şansım olsa, diyorum, bazen kendime…
Ama… Nasıl? Nereden? Kiminle?
Başlamak istiyorum, onu da bulamıyorum…
Haşim Arıkan
Fotoğraf : Unsplash / Afiq Fatah
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder