Düşündün mü hiç?
Okumak için hangi yazarları, kimlerin yazıları, kitaplarını tercih ediyorsun?
En çok kimlerle sohbet etmek keyif veriyor sana?
Kimlerin söylediklerini önemsiyorsun?
Kimlerin düşünceleri daha değerli senin için?
Düşündün mü hiç bunların nedenini?
Neden özellikle onları tercih ettiğini?
Neden onların düşüncelerine, söylediklerine daha çok değer verdiğini?
Sence sebep hangisi?
Düşünceleri ile hep senin düşüncelerini onayladıkları, fikirleri ile hep senin zihnindeki mevcut fikirleri destekledikleri için mi?
Yoksa, düşünceleri ile beyninde yeni ufuklar, yeni pencereler açtıkları, hayata, yaşadıklarına farklı açılardan da bakabilmene yardım ettikleri için mi?
Onları okuduğunda, dinlediğinde beyninde kalan tortu hangisi?
Senin daha önceden inandığın, zihninde kayıtlı düşünceler mi?
Yoksa yepyeni fikirler, beynine temiz bir havadan, farklı bir soluk getiren yepyeni düşünceler mi?
Düşündün mü hiç?
Zihnin acaba ne kadar özgür?
Zihnin hangi düşüncelerin esiri?
Yeni düşünceleri keşfetmek için, zihnin ne kadar istekli, ne kadar hevesli?
Biliyor musun?
İnsanı hayatı boyunca en çok zorlayan şeylerden biri;
Kendi düşüncelerine esir düşmesi...
Sımsıkıya bağlı kaldığı o düşüncelerin, aslında onu sımsıkı bağlayan zincirler olduğunu fark edememesi...
Tutarlı olmayı, her zaman esas gerçekleri görmek için çabalamaya tercih etmesi...
12 Ağustos 2009
Haşim Arıkan
Okumak için hangi yazarları, kimlerin yazıları, kitaplarını tercih ediyorsun?
En çok kimlerle sohbet etmek keyif veriyor sana?
Kimlerin söylediklerini önemsiyorsun?
Kimlerin düşünceleri daha değerli senin için?
Düşündün mü hiç bunların nedenini?
Neden özellikle onları tercih ettiğini?
Neden onların düşüncelerine, söylediklerine daha çok değer verdiğini?
Sence sebep hangisi?
Düşünceleri ile hep senin düşüncelerini onayladıkları, fikirleri ile hep senin zihnindeki mevcut fikirleri destekledikleri için mi?
Yoksa, düşünceleri ile beyninde yeni ufuklar, yeni pencereler açtıkları, hayata, yaşadıklarına farklı açılardan da bakabilmene yardım ettikleri için mi?
Onları okuduğunda, dinlediğinde beyninde kalan tortu hangisi?
Senin daha önceden inandığın, zihninde kayıtlı düşünceler mi?
Yoksa yepyeni fikirler, beynine temiz bir havadan, farklı bir soluk getiren yepyeni düşünceler mi?
Düşündün mü hiç?
Zihnin acaba ne kadar özgür?
Zihnin hangi düşüncelerin esiri?
Yeni düşünceleri keşfetmek için, zihnin ne kadar istekli, ne kadar hevesli?
Biliyor musun?
İnsanı hayatı boyunca en çok zorlayan şeylerden biri;
Kendi düşüncelerine esir düşmesi...
Sımsıkıya bağlı kaldığı o düşüncelerin, aslında onu sımsıkı bağlayan zincirler olduğunu fark edememesi...
Tutarlı olmayı, her zaman esas gerçekleri görmek için çabalamaya tercih etmesi...
12 Ağustos 2009
Haşim Arıkan
8 yorum:
"Yoksa, düşünceleri ile beyninde yeni ufuklar, yeni pencereler açtıkları, hayata, yaşadıklarına farklı açılardan da bakabilmeni sağladıkları için mi"
Düşünüyorumda bu söylediklerinizi ben başkalarına yapabildiğim için tercih ediliyorum.Ama benim tercih edebileceğim bu görüşte insanlar yok ne yazıkki..
yada ben rastlamadım..yada sağlam göründüğümden,yeni pencereler, farklı açılar,yeni ufuklar gösterme gereği duymuyorlar..bilmiyorlarki en sağlam görünen insanın bile
içinde ne fırtınalar kopuyor ,değişik fikirlere bakış açılarına ihtiyacı var.
Bamteli gibi bir yazı olmuş Haşim bey,neden yalnız olduğumu daha iyi anladım.Yüreğinize sağlık.
Sebep bence her ikiside Haşim. Birşeyler katabilmek ve kendini görmek. Her ikisinide yapabiliyorsan bence uyumu yakalamışsın demektir ama yapamıyorsan Dilek'in dediği gibi yalnızsın demektir. Kendinin esiri olmuşsundur!
Tipki prensiblerimizin olmasi ile ovunurken...bir gun o prensip dedigimiz seylerin bizi en cok engelleyenler oldugunun farkina varmak gibi.
Guzel ve dusundurucu (hatta sorgulattirici) bir yaziydi...cok tesekkurler paylastigin icin.
Bu bir döngü. Sebep sonuç, sonrasında sonuç sebep oluyor. Birbirini arttırarak yola devam eden bir döngü. ümit ümidi, keder kederi çeker. ama hepsinin kaynağı bizim yüreğimizdeki.
Her şeyin mantıklı bir sebebi mi olması gerekiyor?
Yasemin Ünsal@ Sorduğunuz soruya sizin ne cevap verdiğiniz önemli. Benim cevabım benim masalım. Önemli olan sizinkisi. Sevgi ve saygılarımla...
Öyle çok düşündüm ki 43 yıl herşeyi..artık biraz düşünmeden yaşamak istiyorum yoruldumm..
kendimize sınırları çizen, çitleri çeken yine kendi düşüncelerimiz..
Yorum Gönder