15 Aralık 2009

Hayat dediğin şey, gerçekliğin olası zaman dilimleridir. Sen içlerinden birini seçene kadar…

Düşündün mü hiç?
Enerjini daha çok hangisi için harcıyorsun?
İstediklerini gerçekleştirebilmek için mi?
İstemediklerini kendinden uzak tutabilmek için mi?
Tatiller sence neden mutlu ediyor acaba seni?
Sana sürekli ertelediklerini, isteklerini gerçekleştirme şansı verdiği için mi?
Katlandıklarından, tolere ettiklerinden seni uzaklaştırdığı için mi?

Zaman zaman aklına takıldığı oluyor mu hiç?
Seni her sabah yatağından neyin uyandırdığı.
Nereye doğru gitmekte olduğun.
Bu hayatın ne için yaşandığı.

Sorguyor musun hiç kendi kendine?
Gerçeklerin neden senin hayallerine bir türlü uymadığını.
Yaşamının bir yerinde birşeylerin hiç değişip değişmediğini.
Görüşünü bulanıklaştıran anılarının hangileri olduğunu.

Ara sıra yoğun bir istek hissediyor musun içinde?
Bağımlılıkların müdahalesi olmadan, nefret olmadan, sınama olmadan, kalbini gerçek duyguların enerjisine açmak için.
Bedenini gerilimden arındırmak için.

Düşüncelerinin beyninde ateşlediği fırtınadan kendini kurtarıp;
Hayat öykünün sana ne anlatmakta olduğunu,
Mutluluğun belki de senin o hiç dönmediğin köşenin başında olabileceğini,
Yaşadıklarına dair bir çok farklı yorum yapabileceğin gibi, bugününü değiştirmek için de bir çok seçeneğinin olduğunu,
Aslında seni bekleyen ne çok gelecek ihtimalinin bulunduğunu,

Düşündüğün oluyor mu hiç?

13 Aralık 2009
Haşim Arıkan

Fotograf: Australia

8 yorum:

Aşk ve Zehir dedi ki...

bu anlattıklarınız masal değil, bir terapinin içerikleri bunlar..

bu aralar o kadar çok düşünüyor ve o kadar çok sorguluyorum ki! fakat anladım ki gerçekler benden uzak, hayallerime eş değil..

şimdi her sabah güne uyandığımda gerçeklerden uzak uyanıyorum,kendime doğuyorum,geleceğime günaydın diyorum.. ve sırf kendi hayallerimin geleceği için bu gerçek dışı dünyaya ayak uydurmaya çalışıyorum..

guguk kuşu dedi ki...

Uff Haşim, eğerki mutluluk o birtürlü dönmediğim (dönemediğim demiyorum)köşenin hemen ötesindeyse......:(

Dalgaları Aşmak dedi ki...

Her zaman yorum olarak birşeyler karalamasamda devamlı okuyucunuzum.Gün oluyor hissettiklerime, düşündüklerime tercüman oluyor, gün oluyor kendimle yüzleşiyorum.Teşekkür ederim.

mefisto dedi ki...

ne zaman böyle düşünsem, moralim bozulur benim. benim mutluluğum belki de hiç dönmeyeceğim, yolumun hiç düşmeyeceği bir köşede yuvalalanmıştır da, ben bir türlü gitmeyince beklemekten sıkılıp başkasına yar olmuştur mesela.. kötümserlik başa bela :)

sufi dedi ki...

"İstediğim herşey bana koşarak gelir, istemediğim hiçbirşey de yakınıma ve hayatıma giremez"sözü ile ihtimallerin; hayalin ötesinde mutluluklara kapı açacağına inanıyorum.
İşte Bu söz...

Aydedeye havlayan dedi ki...

hayat başlıbaşına bir seçenekler yumağı, hangi renk ipi seçersek başka bir sonun bizi beklediği güzel bir yol aslında.. sanırım önemli olan dünün açmazlarını ve geleceğin merakını bi kenara koyup anı hakkıyla yaşayabilmek.. o zaman ne arka sokakta bizi bekleyen bir mutluluk ne de iki sokak ötedeki umutsuzluk kalır aklımızda.

Nihan dedi ki...

yine çok güzel bir yazı.. farkındalık yaratıyor..
birşeyi merak ediyorum, siz yazılarınıza yapılan yorumlardan neler öğreniyorsunuz, şimdiye kadar spesifik birşey var mı sizi değiştiren veya daha farklı yapan.. bu yorumlar size ne katıyor? mesela gelecek yazılarınız için ilham mı veriyor veya ??

MeaCulpa dedi ki...

Muhakkak ki var beni etkileyen, bana yeni bir bakış açısı farkındalık kazandıran yorumlar.

Ben bizler de gerçekten farkındalık yaratan şeylerin, eriyip bize karışanlar, bizimle bütünleşmiş olanlar olduğuna inanıyorum.Bu yüzden de hafızamda bir kenarda koruyup orjinal hallerini muhafaza etmeye çalışmam hiç bir şeyin. O düşüncelerin bana karışması farkında bile olmadan benim cümlelerimde yeniden hayat bulması çok daha keyifle bence.

Ama yine de bazı cümleler var ki -ben böyle düşünsem bile- yorumlar denince hemen düşüncelerimden ortaya fırlayan. Belki de hala tam kendime katamadım onları:) Mesela ilk aklıma gelen Brajeshwari'nin "Hata yoktur deneyim vardır" sözü. Ne kadar güzel bir söz. Ondan duydum bu sözü ben ilk.

Bazen düşünmüyor değilim, yorumlardan derleyip bir yazı yazmayı:)

Sevgilerimle...