2 Ekim 2025

Her şeyi çok iyi tanımak, bilmek bir tuzak olabilir mi?


Hiçliğe uyandım bu sabah.

İzin vermedim zihnimin bugün bana dokunmasına.
Bensiz, dünsüz, sakin bir gün yaşamak istedim kendimle ile baş başa.



Hiçliğe iyice sokuldum bu sabah.

Ne zihnimin her şeye uygun nedenlerine bulaştım.

Ne de neden olabilecek bir şeylere kapıldım.


Bugün geçmişin o ağır, tozlu perdesinin arkasından, korkarak, saklanarak bakmadım hayata.


Zihnimin sürekli kulağıma fısıldadıklarının yerine, sadece duyularımı kullandım.



İsimsiz, tanımsızdı bugün her şey.


Onları,
İlk defa gördüm,
İlk defa duydum,

İlk defa kokladım,
İlk defa hissettim,

Onlara sanki ilk defa dokundum.



Meğer aradığım her şey,
hiçliğin içinde gizliymiş!

Bugün anladım…
 
Haşim Arıkan



Fotoğraf: Unsplash / Vasily Nemchinov

1 Ekim 2025

Ya seçimleri sen yaparsın ya da seçimler seni olduğun kişi yapar!


Hayat bazen bir yol ayırımına getirip bırakır seni!

Seçmek zorundasındır artık;
Ya yürüdüğün yolda umutsuzca yürümeye devam etmeyi!
Ya da farklı bir yolu denemeyi.

Hatta var olmayan bir yolu kendi adımlarınla, kendin için yoktan var edebilmeyi.

Sen de bilirsin aslında, 
Hep aynı düşüncelerin eşliğinde aynı yolda devam etmeyi seçersen, olmakta olanlar olacaktır hep, her zaman olmakta oldukları gibi.

Farklı olanı denemek içinse, 
Önce göğüslemen gerekir, ipleri geçmişe bağlı, geveze, karamsar zihnin sana vereceği o ilk güçlü tepkiyi

Düşünürsün!

Ya eskinin seni sınırlayan o dar çerçevesiyle, korkuların, yargıların, koşullanmaların seni sürekli tekrar eden bir geçmişe sımsıkı bağlayan görünmez zincirleriyle!

Ya da hayal edersin yeninin seni heyecanlandıran cazibesiyle, bugünü düne hiç bulaştırmadan yarınlara bakabilen sessiz, sakin, saf bir bilinçle.