30 Ekim 2025

Kim ona bir mektup getiren postacıyı, getirdiği o mektuptan dolayı sorumlu tutabilir ki?


Farkında mısın?

Bugüne kadar hayatına konuk olan, senin hikayende, durup seninle birlikte soluklanan herkes, 
Aslında sana bilgi veren birer haberciydi!

Kim bilir bugüne kadar hayatına kaç haberci girdi?

Kaç tane olursa olsunlar, hepsinin de sana verdikleri bilgi, özünde tekti.

“Sen gerçekte kimsin? Hangi özelliklere, yeteneklere sahipsin.”

Kimi sana bunu son derece nazik ve kibar bir üslupla, sana değer vererek, sevgiyle işleyip, seni överek ifade etti. 
Kimi bunu senin canını yakarak, seni hırpalayıp, azarlayarak dile getirdi.

Düşündün mü hiç?

Belki de sana karşı kullandıkları o üslup onların kendi seçimleri değildi!

Belki de hayat onları sana karşı o rolle görevlendirdi.
Onlar rollerinde oskarlık bir performans sergiledikleri için, yaşadıkların seni bu kadar çok etkiledi.
İçinde bir şeyleri harekete geçirebildi, belki de hayatına bambaşka bir yön verdi.

Hep birlikte oynadığımız hayat oyununa bu gözle bakınca;

Kim kendini üzen ya da mutlu eden bir mektubu getiren postacıyı getirdiği o mektuptan dolayı sorumlu tutabilirdi?

Hangimiz kendimiz hakkındaki en nihai gerçeğe ulaşana kadar, bir ömre sığdırdığımız bu muhteşem keşif yolculuğumuzda kimin bize daha önemli, daha etkili bir bilgiyi verdiğini o ilk anda net olarak görebilirdik?

Belki de;

Hayatımıza dokunanların kim olduğuna, bize karşı kullandıkları üsluba takılıp kalmak yerine, dünya sahnesinde hep birlikte sergilediğimiz bu çok özel oyunun bize keşfettirmeye çalıştığı öğretiyi çözebilmeliydik.

Yaşadığımız ilişki sonrasında eğer, kendimizi, bilincimizi gelişmiş hissediyorsak, onların aslında bizim için en doğru insanlar olduğunu kabul edebilmeliydik.

Onların bize verdiği bilgilerle daha da zenginleşmiş, daha yüksek bir bilince evrilmiş olarak, hayatın bizim için hazırladığı süprizlere doğru giderek artan bir merak, ilgi, istek ve arzuyla, cesaretle yürüyebilmeliydik.

Kimden, ne şekilde, nasıl bir bilgiyi alacağımızın kararını biz veremesek de, 
Onunla yaşadıklarımıza nasıl bir cevap vereceğimizin kararını biz verebilirdik. 

Geçmişte yaşadıklarımıza bilinçsizce yüklediğimiz, bize sürekli çelme takan anlamları, eğer istersek bugünde değiştirebilirdik…

Haşim Arıkan


Fotoğraf: Unsplash / Dmitry Spravko

Hiç yorum yok: