Bu kadar zor ve karmaşık olacağını söyleseler inanmazdım!
Kim olacağıma karar vermek!
Zormuş meğerse. Etrafımdaki herkes, nasıl olmam, nasıl yaşamam gerektiği konusunda bana sürekli ahkâm kesersen… Üstelik, kendimi nasıl hissettiğim konusunda hiçbir fikirleri yokken. Kendimi berbat hissettiğim zamanlarda beyninin içinde neler olup bittiğini hiç bilmezlerken.
Düşününce, insana en çok acı veren şey ise;
İnsanın kendisinin yetersiz olduğunun, içinden geldiği gibi, kaynağı tamamen kendisi olan düşüncelerle ve duygularla yaşamaya kalktığında, toplum içinde iyi bir konum elde etmesinin mümkün olmadığı, öyle yaşadığında iyi bir eş, iyi bir arkadaş, iyi bir dost olamayacağı, iyi bir çevre oluşturamayacağı korkusunun, hem de onu en çok sevenler tarafından, çocukluğundan başlayarak yavaş yavaş bilinç altına işlenmesi…
Bu düşüncelere dalmış amaçsızca yürürken, girdiğim kitapçıda, rastgele göz atmak için elime aldığım bir kitap, “ Eskiden kim olduğunu bilmek istersen şimdi nerede olduğuna bak, bu geçmişte kim olduğunun bir yansımasıdır. Eğer geleceğinin nasıl olacağını öğrenmek istersen, şu anda ne yapmakta olduğuna bak.” diyerek, evrenin muhteşem kurgusu içinde ona düşen rolle, sanki bir tesadüfmüş gibi bir şeyler anlatmaya çalışıyor bana. Sanırım insan bir şeye karar verip, ona doğru ilk adımını attığında, evrende onu, istediği şeye götürecek yolu hemen oluşturmaya başlıyor sessizce önünde. Bunu bir kez daha fark edince gülümsüyorum.
Kim olduğumu yavaş yavaş öğreniyorum.
Kim olacağıma karar vermek!
Zormuş meğerse. Etrafımdaki herkes, nasıl olmam, nasıl yaşamam gerektiği konusunda bana sürekli ahkâm kesersen… Üstelik, kendimi nasıl hissettiğim konusunda hiçbir fikirleri yokken. Kendimi berbat hissettiğim zamanlarda beyninin içinde neler olup bittiğini hiç bilmezlerken.
Düşününce, insana en çok acı veren şey ise;
İnsanın kendisinin yetersiz olduğunun, içinden geldiği gibi, kaynağı tamamen kendisi olan düşüncelerle ve duygularla yaşamaya kalktığında, toplum içinde iyi bir konum elde etmesinin mümkün olmadığı, öyle yaşadığında iyi bir eş, iyi bir arkadaş, iyi bir dost olamayacağı, iyi bir çevre oluşturamayacağı korkusunun, hem de onu en çok sevenler tarafından, çocukluğundan başlayarak yavaş yavaş bilinç altına işlenmesi…
Bu düşüncelere dalmış amaçsızca yürürken, girdiğim kitapçıda, rastgele göz atmak için elime aldığım bir kitap, “ Eskiden kim olduğunu bilmek istersen şimdi nerede olduğuna bak, bu geçmişte kim olduğunun bir yansımasıdır. Eğer geleceğinin nasıl olacağını öğrenmek istersen, şu anda ne yapmakta olduğuna bak.” diyerek, evrenin muhteşem kurgusu içinde ona düşen rolle, sanki bir tesadüfmüş gibi bir şeyler anlatmaya çalışıyor bana. Sanırım insan bir şeye karar verip, ona doğru ilk adımını attığında, evrende onu, istediği şeye götürecek yolu hemen oluşturmaya başlıyor sessizce önünde. Bunu bir kez daha fark edince gülümsüyorum.
Kim olduğumu yavaş yavaş öğreniyorum.
Öte yandan, kim olduğumu nasıl unutacağımı hala bilemiyorum.
Ama hayata karşı açık olabilirsem, onun beni her zaman destekleyeceğine inanıyorum.
Beni artık, bende keşfetmek istiyorum.