28 Mart 2009

Doğrularmış.....!

Doğrularmış...

Söyler misin bana doğru nedir?
Bu konuda en son sözü söyleyecek olan kimdir?
Sen şimdi hayatını bu şekilde yaşayarak, inandığın ilkeler uğruna mücadele ettiğini mi zannediyorsun?
Kabul et. Bu senin içinde barındırdığın kibirden başka hiç bir şey değil.
Böyle davranıyor olmanın esas sebebi;
Senin egoist olman. Sanki çok önemliymiş gibi her zaman haklı olmaya çalışman.
Haklı yada haksız olmanın bir önemi var mı ki?
Kimin için neyin doğru olduğunu sen nasıl bilebilirsin ki?
Kabul et. Bu yalnızca kendi egonu tatmin etmeye yönelik basit, ilkel bir düşünce şekli.
İçindeki o bir türlü bastıramadığın, daha üstün olduğunu başkalarına göstererek onları incitme isteği.
Doğruluk kavramının insan varlığı ile ne alakası var ki?
Sen sadece bir insansın. Etrafındaki tüm herkes gibi.
Onların hiç birinden hiç bir farkın yok senin.
Artık bu saçma, mükemmel olma hayalinden vazgeç.
Diğer insanlarla iyi geçinmeyi öğren.
Kimse artık hiç kimseden mükemmel olmasını beklemiyor.
Haklı yada haksız olmak diye bir şey yok.
Bizler sadece insanız.
Ve hepimiz yeryüzüne egemen olan, bizlerin bir arada sorunsuz yaşamamızı sağlayan o kollektif beyinin birer neferleriyiz. Ancak bu şekilde düşünerek birlikte, mutlu ve sorunsuz yaşayabiliriz.
Boşyere her zaman haklı olduğunu kanıtlamaya çalışma. Bu şekilde davranarak hiç bir şey kazanamazsın.

Sen başkalarına ödün verirsen, başkaları da sana ödün verir.
Sen başkalarına senden istediklerini verirsen, onlarda senin durmalarını istediğin yerde durur.
Yaşat ki sende yaşayabilesin.
Ver ki, alabilesin.
Direnme, ehlileşip, itaat et ki, bu düzenin içinde var olabilesin. Kendine bir yer bulabilesin.
İnan. Kabul et.
Emin ol hepimiz için en ideal düşünce şekli bu.

28 Mart 2009
Haşim A.

8 yorum:

Zeugma dedi ki...

Anlattığınız kişi o kadar tanıdık ki..
Fakat istediğiniz kadar ayna tutun değişmeye niyeti olabilir mi sizce?

Ben hiç sanmıyorum. Hep haklılardı ve öyle de devam edecekler :(

MAVİ UMUT dedi ki...

Yazı güzel.bende şunu diyorum hepimiz insanız ve insana yakışır şeyler yapalım..ki insanlık evrim kaydetsin biraz..şu gelinen noktaya bir bakın..herkes işine gelen doğruya sarılıyor.hep menfaati icabı..direnmiyor, yüreğiyle ve inancıyla ilgili bir kaygı bile taşımıyor.

Filiz Benera dedi ki...

İnsan bazen emin olduğu şeyi anlatmayı beceremeyebilir ve
bu karşısında ki insan tarafından kibir olarak algılanabilir.
İfade sorunu olabilir, diye düşünüyorum. Ben inanmıyorum bir insanın
sırf egosunu tatmin etmek için kendini önemli gösterip bir başkasını incitmeye çalışacağına.
Bir yerde hata var ve kişi bunu bilmiyordur diye düşünüyorum. İletişim kopukluğu da olabilir.
Doğruluk kavramı varlığımızı sorgulamak için gereklidir, bu benim fikrim.
Doğruluğundan emin olduğum şey için ödün verebilirim.
Emin olmadığım doğrular için ödün vermek yerine onu çözmek isterim.
Kabul gören düzen benim doğrularıma uymuyorsa ben direnirim.
Haklı ya da haksız olmak diye bir şey yoksa ? Niye mahkemeler var ?
Bir şeye doğru ya da yanlış demek o kadar kolay değil.
Benim bilmediğim bir şey olabilir.
Bizler sorgulamaz isek o zaman ilkel düşünce içinde kabul görmüş gerçekler içinde
boğulur kalırız. Bence ruhu besleyip enerji depolayıp doğrunun peşinden koşmalıyız.
Çok zor olacak bu biliyorum ama denemeden pes etmek..
Bana göre değil...
Hırçınlaşarak değil ama sevgiyle başarabiliriz diye düşünüyorum..
Biraz düşündüm ve yorumu gönder dedim. Ne olursa olsun...

guguk kuşu dedi ki...

ne zaman gerçekten haklı olduğuma inanırsam, susarım karşımdakine. Tek ilkem var, kendimi ikna etmek, çok oldu başkalarını ikna etme çabasını bırakalı. Eğer ikna etmeye çalışıyorsam, bir duruyor ve düşünüyorum: nerde hatam, niye bu çaba, kendini mi ikna etmeye çalışıyorsun. Gene susuyorum o zaman. İkna edilecek bir kişi varki o da ben. O ikna old mu, gerisini boşver, ceketimi alır giderim, hepsine dönerim sırtımı. Daha büyük bir güç varken yanımda kim takar onları.

tutsak dedi ki...

Bu yazıyı olduğu gibi sevgili kızımıza yollamak gerek sanki benim yazmak isteyip te yazamadıklarımı ifade etmişsin sevgili Haşim
Teşekkürler

masalım dedi ki...

şu politikadan hiçbirzaman birşey anlamadım zaten sanırım hayatta tek yapamıyacağım şey politik olmak aslında yapmakta istemiyorum fikirlerini direten illede söyliycem diyen biri deilim ama doğru bildiğim yanlışta olsa yaşayarak görmeyi tercih ederim son ana kadar ödün veririm dur dediğim yerden asla dönmem ehlileşip itaat edip bu düzenin içinde varolmaktansa düzenin dışında kalmayı tercih ederim zaten düzen dediğiniz çokmu düzenli sizce herşey altüst gidiyor:)

şirinem dedi ki...

çok güzel bir yazı herkesin okuması lazım bence ama bazıları okusada değişen bişey olmaz gibi

anka dedi ki...

Çok tanıdık geldi anlatılan kişi..azarlanıyorum hissettim kendimi.Yüreğinize sağlık..