Söyleyin bana sizce nedir ölüm?
Nasıl, hangi koşulda geldiği midir ona anlamını yükleyen?
Kaçınılmaz bir son mudur ölüm? Asla karşı konulamayan!
Yoksa bir ceza mıdır? Hakime kalemini kırdıran.
Bir kurtuluş mudur ölüm? Tüm acılardan, sıkıntılardan. Dayanacak gücün kalmadığında sığınılan.
Ya da yepyeni bir başlangıç mıdır? Bir bilinmeze doğru yelken açılan.
Söyleyin bana sizce nedir ölüm?
Neden korkarız ki tanımını bile tam yapamadığımız halde bu kadar ondan?
Onun bilinmeyen olması mıdır, yoksa bildiklerimizin onunla birlikte son bulması mıdır bizi asıl korkutan?
Onun korkusu mudur bizleri gerçekten de, adil, vicdan sahibi, ahlaklı yapan?
Acaba hayat mı çok sever sürekli bizi onun korkusuyla tehdit etmeyi, korkumuzu hep körüklemeyi?
Yoksa biz mi çok severiz sürekli onun korkusuyla beslenmeyi, birbirimizi özenle beslemeyi?
Onun acısını bile yine onun korkusuyla unutmayı denemeyi!
Söyleyin bana sizce nedir ölüm?
Neden vazgeçemeyiz onun bu korkusundan?
Hayatı hep eksik, hep yarım yaşayıp, yaşadıklarımızı tam anlayamamamız mıdır bizi ondan bu kadar çok korkutan...
Kapının bu tarafında gözümüzü açtığımızda bizi büyük bir çoşkusuyla taçlandırıp kapının diğer tarafını ise ürkütücü ve umutsuz olarak niteleyip,sanki her şeyin sonuymuş gibi algılatan.
Söyleyin bana sizce nedir ölüm?
Siz de korkar mısınız, hiç konuşmaz mısınız ondan?
Mutlu olamaz mısınız onun insanları artık korkutmadığı bir dünyada yaşamaktan...
22 Şubat 2008
Haşim Arıkan
Nasıl, hangi koşulda geldiği midir ona anlamını yükleyen?
Kaçınılmaz bir son mudur ölüm? Asla karşı konulamayan!
Yoksa bir ceza mıdır? Hakime kalemini kırdıran.
Bir kurtuluş mudur ölüm? Tüm acılardan, sıkıntılardan. Dayanacak gücün kalmadığında sığınılan.
Ya da yepyeni bir başlangıç mıdır? Bir bilinmeze doğru yelken açılan.
Söyleyin bana sizce nedir ölüm?
Neden korkarız ki tanımını bile tam yapamadığımız halde bu kadar ondan?
Onun bilinmeyen olması mıdır, yoksa bildiklerimizin onunla birlikte son bulması mıdır bizi asıl korkutan?
Onun korkusu mudur bizleri gerçekten de, adil, vicdan sahibi, ahlaklı yapan?
Acaba hayat mı çok sever sürekli bizi onun korkusuyla tehdit etmeyi, korkumuzu hep körüklemeyi?
Yoksa biz mi çok severiz sürekli onun korkusuyla beslenmeyi, birbirimizi özenle beslemeyi?
Onun acısını bile yine onun korkusuyla unutmayı denemeyi!
Söyleyin bana sizce nedir ölüm?
Neden vazgeçemeyiz onun bu korkusundan?
Hayatı hep eksik, hep yarım yaşayıp, yaşadıklarımızı tam anlayamamamız mıdır bizi ondan bu kadar çok korkutan...
Kapının bu tarafında gözümüzü açtığımızda bizi büyük bir çoşkusuyla taçlandırıp kapının diğer tarafını ise ürkütücü ve umutsuz olarak niteleyip,sanki her şeyin sonuymuş gibi algılatan.
Söyleyin bana sizce nedir ölüm?
Siz de korkar mısınız, hiç konuşmaz mısınız ondan?
Mutlu olamaz mısınız onun insanları artık korkutmadığı bir dünyada yaşamaktan...
22 Şubat 2008
Haşim Arıkan
Fotograf: Ashes and Snow